ANKARA (EKONOMİ)
Ekonomi Koordinasyon Kurulu’nun Giresun’da düzenlenen toplantısının üçüncüsü, 11 Mayıs tarihinde Ankara’da gerçekleştirildi. Toplantı sonrası yayımlanan yazılı açıklamada, ekonomik programın reel sektördeki etkilerine dikkat çekildiği ve bu etkilerin azaltılması amacıyla yürütülen çalışmaların sürdüğü ifade edildi.
Maliye’nin Desteklenmesi ve Reel Sektör ile İstişare Vurgusu
Son günlerde sanayi başta olmak üzere reel sektörde finansmana erişimle ilgili sorunlar ön plana çıkmış, özellikle sanayi üretimine yönelik vergi sıkılaştırmalarıyla ilgili yaşanan tartışmalar dikkat çekmişti. EKK açıklamasında, reel sektöre yönelik adımların atılabileceği vurgulanırken, mali disiplinin önemine de değinilerek Maliye’nin desteklenmesine yönelik ifadeler kullanıldı. Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Ekonomik istikrarı ve sürdürülebilir büyümeyi esas alan ekonomi programımız çerçevesinde; mali disiplinden ödün vermeden, enflasyonla mücadeleyi kararlılıkla sürdürecek, üretken kapasitemizi artırmaya yönelik yatırım ve ihracat odaklı politikaları güçlendirecek ve istihdamı desteklemeye yönelik tüm adımları güçlü bir koordinasyon içinde atmaya devam edeceğiz. Programın reel sektör üzerindeki kısa vadeli olası etkilerini özel sektör ve tüm paydaşlarla istişare içinde değerlendiriyor ve bu etkileri azaltmaya yönelik gerekli tedbirleri alıyoruz.”
Küresel Ticarette Dönüşüm ve Türkiye’nin Avantajları
Ayrıca, yazılı açıklamada küresel ticaret ve ekonomideki değişim unsurlarına odaklanıldı. Küresel düzeyde riskler mevcut olsa da, Türkiye’nin bu dönüşüm sürecinde avantajlı bir konuma sahip olduğu kaydedildi. Kurulun uluslararası gelişmeleri ele aldığı belirtilirken, korumacılığın dış ticaret stratejilerini yeniden şekillendirmesi gerektiği ifade edildi. Tedarik zincirindeki dönüşüm ve teknolojik gelişmelerin etkisiyle küresel ticaretin yeni bir döneme girdiği vurgulandı.
Bu bağlamda, değişen koşullara hızlı bir şekilde uyum sağlama ve dayanıklı bir ekonomi ile rekabet gücünün artırılması gerektiği dile getirildi. Türkiye’nin avantajları arasında genç ve dinamik bir nüfus, güçlü sanayi ve üretim altyapısı, stratejik coğrafi konumu ve küresel pazarlardaki entegrasyonu sıralandı. Yazılı açıklamada, “Dönüşüm sürecinde Türkiye oldukça avantajlı bir konumdadır” ifadelerine yer verildi.
Verimliliği artırma, yatırım ortamını iyileştirme ve ihracatı çeşitlendirme gibi uzun süredir gündemde olan yapısal önlemler, ekonomik politika metinlerinde işaret edilerek, bu politikaların süreci avantaja çevirme potansiyeline sahip olduğu belirtildi.
EKK’nın ele aldığı gündem maddeleri arasında sanayide üretim, rekabet ve ihracatı artırmaya yönelik kısa, orta ve uzun vadeli tedbirler; küresel ticaret politikalarındaki belirsizliklere yönelik izlenecek stratejiler ile işgücü piyasasında yeni nesil çalışma modellerine dair konular yer aldı.
Kaynak: Ekonomim