Tahran’dan Kaçış: Evin Son Fotoğrafları Paylaşılıyor
Bazı koltuklar bomboş, bazılarının önünde ise valizler yığılmış. Saksı çiçekleri, biblolar ve yastıklar özenle yerleştirilmiş, perdeler kapalı. Sosyal medyada dikkat çeken bir akım, “Evin son fotoğrafı” başlığı altında toplanıyor.
İnsanlar kapılarını kapatmadan ve şehirlerini terk etmeden önce, geride bıraktıkları anılarını paylaşıyorlar. Bu görüntüler, insanların şehirden ayrılmadan önce neyi geride bıraktıklarını gözler önüne seriyor.
İsrail’in İran’a yönelik bombardımanı devam ederken, Tahran’daki birçok kişi yolların tıkanmış olmasına ve yakıt kuyruklarının uzamasına rağmen kaçma kararı aldı. Geri döndüklerinde evlerinin yerinde olup olmayacağını bilmeden yola çıktılar.
Bir sosyal medya kullanıcısı, “Sevdiklerimden kalan hatıraları ve temel ihtiyaçları topladım, çiçeklerimi suladım ve yola çıktım. Eğer bir daha dönüp dönemeyeceğini bilmeden evden ayrılıyorsan, bu dayanılmaz derecede zor” ifadelerini kullandı.
Bir diğer kullanıcı, “Evim hiç bu kadar hüzünlü olmamıştı. Geri dönüp dönemeyeceğimi bilmiyorum” şeklinde duygularını paylaştı. Ayrıca biri, çalışma masasının fotoğrafını paylaşarak, “Uğruna uykusuz kaldığım, saçlarımı ağartan şeylere veda ettim. Umuyorum ki döndüğümde hâlâ yerlerinde olurlar” diye yazdı.
Kaynak, Getty Images
Fotoğraf altı yazısı, İsrail’in saldırıları İran’da yerleşim yerlerini de hedef aldı
Bu insanların çoğu, İsrail Hava Kuvvetleri’nin tahliye çağrısından çok önce yola çıkmaya karar vermişti. İsrail ordusunun Tahran’ın kuzeyindeki geniş bir alanın boşaltılmasını istediği bildirildi ve harita üzerinde işaretlenen bölgeler kamuoyuna duyuruldu.
İsrail’in İran’a yönelik düzenlediği hava saldırıları sonrasında, en az 224 kişi hayatını kaybetti. Tahran’da yaşanan misilleme saldırılarında ise en az 24 kişinin hayatını kaybettiği öğrenildi. Başlangıçta nükleer ve askeri tesisleri hedef alan saldırılar, zamanla sivil yerleşim alanlarına da yöneldi ve bu durum şehirde yaşayanlar arasında korkuyu artırdı.
Kaynak, Getty Images
Fotoğraf altı yazısı, Tahran’ı terk etmeye çalışan insanlar nedeniyle kent genelinde yoğun bir trafik hakim (15 Haziran)
BBC muhabirleri, İran hükümetinin kısıtlamaları nedeniyle durum hakkında ülke içinden bilgi geçemiyor, ancak bazı İranlılar deneyimlerini BBC Farsça Servisi’ne aktarmakta. Tahran’dan ayrılmayı tercih edenlerin yanı sıra, kalmaya karar verenler de var; yaşlı anne-babalar, çocuklar, sağlık sorunları veya gidecek yerleri olmaması bu kararı etkileyen unsurlar arasında.
Hamile olduğunu belirten bir kadın, “Bu trafikte nasıl hayatta kalabilirim? Her şeyim burada kurulu… Nereye gidebilirim ki?” dedi.
Ayrıca, 800 km uzaklıktaki ailesinin yaşadığı Şiraz’a tek başına gitmeye cesaret edemeyen bir kadın, “Aracım var ama Tahran’dan ayrılmakta en büyük korkum, mesafenin uzunluğu, yakıt kıtlığı ve arabada çıkabilecek arızalar” ifadelerinde bulundu.
Kaynak, ASAD/Middle East Images/Getty Images
Fotoğraf altı yazısı, Çok sayıda Tahranlı, İsrail saldırılarının ardından şehri terk etmeye karar verdi
Kendini 40 yaşında ve iki küçük çocuk annesi olarak tanıtan bir kadın, “Ben hiçbir yere gitmiyorum. Açık konuşayım, artık o kadar yorgunum ki, gidip sonra döndüğümde her şeyin yıkıldığını görmek istemiyorum. Yıllardır çok çalıştım. Bugün bulunduğum yere kolay gelmedim. Eğer her şey mahvolacaksa, çocuklarımla birlikte evimizle gitmeyi tercih ederim çünkü yeniden başlama gücüm kalmadı” diyerek hislerini ifade etti.
Aynı ikilem, yurtdışındaki milyonlarca İranlı tarafından da derinden hissediliyor. Sevdiklerinin durumunu öğrenmeye çalışırken, kesintili internet bağlantılarıyla onlara ulaşmaya çalışıyorlar. Yurtdışında yaşayan bazıları, ailelerinin direnç gösterip burada kalmayı tercih ettiğini belirtti. Bu durum, başkentte yaşayan birinin, “Bazı insanların parası yok. Bazılarının gidecek yeri yok. Bize sadece ‘gidin’ demeyin,” yorumuna neden oldu.
Kaynak: BBC Türkçe