AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik, AK Parti Genel Merkezi önünde, Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında gerçekleştirilen Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) toplantısına ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
Toplantıda, teşkilat çalışmalarına dair bilgi veren AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Büyükgümüş’ün yanı sıra, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın sunumu da yer aldı. Çelik, AK Parti TBMM Grubu’nun yaptığı çalışmalara dair değerlendirmelerin de yapıldığını iletti.
Büyükgümüş’ün sunum kapsamında, hangi stratejik çalışmaların yürütüleceğinin, yaz dönemi faaliyetlerinin neler olacağının anlatıldığını belirten Çelik, “Temmuz ortasında gerçekleştireceğimiz kampımızda Cumhurbaşkanımızın katılımıyla yaz dönemi çalışmalarını ve önümüzdeki süreci ele alacağız.” ifadelerini kullandı.
Çelik, toplantıda İsrail’in İran’a yönelik saldırılarının, Gazze’deki durum ile Rusya-Ukrayna çatışmasının kapsamlı bir biçimde tartışıldığını, Dışişleri Bakanlığı’nın sunumunun bu bağlamda yapıldığını belirtti.
“Nükleer sızıntı tehlikesi tüm bölgeyi tehdit ediyor”
İsrail’in İran’a gerçekleştirdiği saldırılarda sivil altyapıların hedef alındığına dikkat çeken Çelik, “Bu durum, insanların üzerine bombaların yağdırılmasını içeriyor. Bunun yanı sıra, nükleer tehlikelerin ortaya çıkması gibi bir konuyu da ivedilikle takip etmekteyiz. Nükleer tesislere yönelik bombardımanlar söz konusu. Atom Enerjisi Kurumu, ‘Natanz’da bir sızıntı var’ demişti. Bu durum, bölgeyi daha büyük sıkıntılarla karşı karşıya bırakabilecek sonuçlar doğurabilir.” dedi.
Rusya-Ukrayna arasındaki çatışmada bölgedeki nükleer santrallere yönelik yapılan uyarıların önemine değinen Çelik, “İran’daki nükleer tesislerle ilgili yapılan bu uyarıların yok sayılması dikkat çekicidir. İsrail’in İran’a saldırısı, Birleşmiş Milletler şartlarının ihlaline neden olan bir tablo yaratmıştır.” açıklamasında bulundu.
Türkiye’nin nükleer silah politikası
Ömer Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın nükleer silahlarla ilgili tutumunu yıllar önce net bir şekilde belirttiğini aktardı. Erdoğan’ın “Bölgede hiç kimsenin nükleer silah sahibi olmasını istemiyoruz.” ifadelerine referans veren Çelik, bu bağlamda şunları söyledi: “Bölgedeki ülkelerin nükleer çalışmaları tehdit olarak sayılırken, İsrail’in nükleer silah bulundurması normal karşılanıyordu. Cumhurbaşkanımız her zaman buna itiraz etti.”
“Nükleer tehdit, Hürmüz Boğazı’nın kapatılmasından daha büyük bir tehlike”
Çelik, Hürmüz Boğazı’nın İran tarafından kapatılıp kapatılmayacağı konusunun hem ulusal hem de uluslararası basında sıkça yer aldığını hatırlatarak, boğazın kapatılmasının tüm dünyada petrol fiyatları ve tedarik zincirleri üzerinde olumsuz etkileri olacağını ifade etti.
Bununla birlikte Çelik, “Nükleer tehdit, Hürmüz Boğazı’nın kapatılmasından daha büyük bir tehlike olmasına rağmen bunun üzerindeki tartışmalar oldukça zayıf kalıyor.” dedi. Ayrıca, “Saldırgan durumdaki taraf İsrail olduğu halde, İran’a yönelik her türlü saldırının meşru bir gerekçesi olamaz.” diye ekledi.
Çelik, bölgedeki durumu Cumhurbaşkanı Erdoğan’a arz ettiklerini ve Erdoğan’ın talimatıyla gerekli tedbirlerin alındığını vurguladı.
Kaynak: Ekonomim
