SELENAY YAĞCI
Pandemi sonrası dönemde değişen seyahat alışkanlıkları, konaklama sektöründe dijitalleşmeyi ve kişiselleştirilmiş deneyim beklentisini ön plana çıkardı. Bu dönüşümün öncülerinden biri Ando Living markası oldu. Geleneksel otelçilik ile kısa dönem kiralama arasında bir konumda yer alan şirket, teknolojiyi hizmet anlayışının merkezine yerleştirerek fark yaratıyor. Müşteriler, web sitesi üzerinden anlık rezervasyon yapabiliyor ve dijital giriş sistemi sayesinde, kimseyle iletişime geçmeden diledikleri saatte konaklama birimlerine girebiliyor. 7/24 ulaşılabilen online concierge yani dijital asistan platformu, yemek siparişinden şehir rehberliğine kadar pek çok alanda hizmet veriyor. Dijitalleşme, yalnızca misafir deneyimiyle sınırlı kalmıyor; temizlik takvimi gibi operasyonel süreçler de bu teknoloji ile optimize ediliyor. Böylece hizmet kalitesi sürdürülebilir hale geliyor ve küresel büyüme planları için de önemli bir temel oluşturuyor. Türkiye ve Portekiz’in yanı sıra Madrid ve Londra gibi merkezlere açılan marka, Yunanistan, Fransa ve İtalya’da da dijital altyapısını geliştirmeyi hedefliyor.
Ando Living’in kurucu ortağı ve Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Kodal, bu dönüşümün merkezinde “deneyim odaklı yaşam” anlayışının yer aldığını vurguladı. Seyahat edenlerin artık yalnızca konaklamakla kalmayıp aynı zamanda yerel yaşamı deneyimleme ve benzer yaşam tarzlarına sahip insanlarla bir araya gelme arayışında olduğunu ifade eden Kodal, bu ihtiyaca cevap veren Ando Living modelinin lüks tasarımlı daireler ile kişiselleştirilmiş bir konaklama deneyimi sunduğunu belirtti. Ayrıca, Clubhouse konseptiyle sosyalleşme ve networking imkânı sağladıklarını kaydetti.
Türkiye’den Avrupa’ya yayılan marka
Portekiz ve Türkiye’de aktif bir şekilde faaliyet gösteren Ando Living, 2028 yılına kadar 7 ülkede yer almayı hedefliyor. Madrid ve Londra’da ilk girişimlerini başlatan marka, Yunanistan, Fransa ve İtalya gibi ülkeleri de planlarına dahil etti. Türkiye’de ise ilk Club binasını Tomtom Mahallesi’nde açacak olan şirket, Bodrum ve Urla gibi gözde destinasyonları da portföyüne katmayı planlıyor. Kodal, Türkiye’deki büyümelerinin uzun vadeli ve stratejik bir yaklaşım benimsediğinin altını çizdi.
Golden Visa için alternatif yatırım fonları
Kodal, Portekiz’in gayrimenkul üzerinden Golden Visa alma imkanını yürürlükten kaldırmasıyla birlikte yatırım fonlarının öneminin arttığını ifade etti. “Optylon Krea’nın yönetimindeki Ando Europe Fund, 42 ülkeden 650 yatırımcıya ulaşarak Portekiz Golden Visa programı dâhilinde yıllık yüzde 8-10 net getiri sunuyor. Bu fon, yatırımcılara finansal kazanç sağlamanın yanı sıra Avrupa’da yaşama ve vatandaşlık sürecinde ilerleme imkânı da sunuyor” diye konuştu. Kodal, 400 bin Euro’dan başlayan fiyatlarla, tam mülkiyet hakkı, esnek kullanım ve pasif gelir fırsatları sunduklarını belirterek, “Ando Living projeleri, yaşam kalitesine ve uzun vadeli kazanca odaklanan yatırımcılara hitap ediyor” dedi.
Kaynak: Ekonomim