AHMET USMAN – DUYGU GÖKSU – İREM CEYLİN DEMİRCAN / KUŞADASI
EKONOMİ Gazetesi’nin PwC Türkiye iş birliğiyle düzenlediği Dönüşen Liderlik Zirvesi’nin ilk bölgesel toplantısı Ege Bölgesi’nde gerçekleştirildi. Zirve, Pine Bay Holiday Resort Kuşadası’nda yapıldı ve Ege iş dünyasından birçok temsilci yoğun ilgi gösterdi. Gün boyunca süren oturumlarda, konuşmacılar sektörlerinin ve şirketlerinin modern ekonomideki dönüşüm süreçlerini ve bu süreçlere nasıl liderlik ettiklerini aktardı.
Göçtur Turizm Yatırım ve Ticaret AŞ ile Pine Bay Holiday Resort Kuşadası’nın ana sponsorluğunda düzenlenen zirvenin co-sponsorları arasında TEB ve SOCAR yer aldı. Oturum sponsorları Fersan ve Artience – Toyo Printing Inks iken, araç sponsorluğunu Toyota üstlendi. Ayrıca, Çelmak, The Purest Solutions ve DoğanKoç Özel Güvenlik, zirvenin destek sponsorları arasında yer aldı. Zirve boyunca gerçekleştirilen oturumların yanı sıra, senarist ve oyuncu Kubilay Tunçer tarafından “Sihirbaz Lider: Algılar, Olgular, İstikbal” adlı bir gösteri sunuldu.
Açılış konuşmaları EKONOMİ Gazetesi Yönetim Kurulu Başkanı Hakan Güldağ, Yazı İşleri Müdürü Handan Sema Ceylan ve PwC Türkiye Müşteri ve Endüstri Grupları Lideri Cihan Harman tarafından gerçekleştirildi. Zirvenin akışını ise Nasıl Bir EKONOMİ TV Editörü Berfin Çıpa yönetti.
Zirve boyunca, Türk CEO’ların küresel rakiplerine oranla risk algılarının yüksek olduğu gözlemlendi. PwC’nin 109 bölge ve ülkede 4.601 CEO ile gerçekleştirdiği “PwC Küresel CEO Araştırması”na Türkiye’den 88 CEO katıldı. Elde edilen veriler, Türkiye’deki CEO’ların yüzde 58’inin enflasyonu, yüzde 41’inin ise makroekonomik dalgalanmaları şirketleri açısından “son derece” veya “yüksek derecede” tehditler olarak tanımladığını gösteriyor. Bu oranlar global ölçekte sırasıyla %27 ve %29 olarak kaydedilmiştir. Türkiye’nin mevcut enflasyon durumu, döviz kuru baskıları ve faiz politikalarındaki belirsizlikler, bu algının arkasında yatan temel sebepler arasında yer alıyor.
CEO’ların risk algısında dikkat çeken bir diğer noktayı ise jeopolitik çatışmalar oluşturuyor. Türkiye’deki CEO’ların yüzde 36’sı bu durumu ciddi bir tehdit olarak değerlendirirken, küresel ortalamada bu oran yüzde 22 seviyesindedir. Türkiye’nin yakın coğrafyasında devam eden savaşlar ve jeopolitik belirsizlikler, iş dünyası üzerinde doğrudan etkiler yaratmaktadır.
Yetenekli iş gücüne erişim problemi de Türkiye’de önemli bir konu başlığı olarak öne çıkıyor. Türk CEO’ların yüzde 30’u, nitelikli insan kaynağına ulaşamamanın şirketleri için önemli bir tehdit olduğunu ifade ederken, bu oran küresel düzeyde yüzde 23’tür.
Siber güvenlik arka planda
Siber güvenlik tehditleri küresel ölçekte %24 gibi yüksek bir risk derecesine sahipken, Türkiye’deki CEO’lar bu konuda daha düşük bir endişe seviyesine sahip. Türk CEO’larının yalnızca %13’ü bu tehditten endişe duyuyor. Bu durum, dijital tehditlere yönelik farkındalık ve hazırlık düzeyinin henüz yeterli düzeyde olmadığını ortaya koyuyor.
Benzer bir tablo, yıkıcı teknolojik gelişmeler konusunda da sunuluyor. Türkiye’deki CEO’ların yüzde 22’si bu riski öncelikli bir tehdit olarak tanımlarken, küresel ortalamada bu oran yüzde 20 seviyelerinde seyrediyor.
İklim değişikliği, Türkiye’de yüzde 16 ile algılanan tehditler arasında dördüncü sırada yer alırken, küresel ölçekte bu oranın yüzde 12 olması dikkat çekiyor. Bu durum, Türkiye’de iklim krizi konusundaki farkındalığın her geçen gün arttığını gösteriyor.
Şirketler sosyal eşitsizliğin farkında
Sosyal eşitsizlik, Türkiye’deki CEO’lar arasında yüzde 16’lık bir kesim tarafından önemli bir tehdit olarak algılanıyor. Küresel CEO’lar arasında ise bu oran yalnızca yüzde 5 olarak gerçekleşiyor. Artan gelir adaletsizliği, iş gücü piyasasında yaşanan yapısal problemler ve toplumsal huzursuzluklar, şirketlerin stratejik planlamalarında sosyal sorunlara daha fazla yer vermelerini gerektiriyor.
“CEO’ların Nabzı” başlıklı panelde araştırmanın sonuçlarını paylaşan PwC Türkiye Müşteri ve Endüstri Grupları Lideri Cihan Harman, “Son dönemde yakın coğrafyada ortalama asgari ücret 130 ile 150 dolar arasında değişmekte. Türkiye’de ise bu rakam 2.000 dolara yaklaşmış durumda. Asgari ücretin kritik eşiklerini 300 ile 600 dolar bandında düşünürsek, Türkiye bu seviyelerden çok daha uzakta. Ayrıca, yabancı yatırımlar için iki temel konu olan fizibilite ve stabilite açısından Türkiye’ye yönelik endişelerin dile getirildiğini belirtmek önem taşıyor. Türkiye, gün geçtikçe rekabet gücünü kaybetmektedir; bu nedenle dinamik bir ekonomiye sahip olmasına rağmen, iyi noktalara gelebileceği bir yapıda olmaya devam etmektedir.” şeklinde konuştu.
Kaynak: Ekonomim