Sınav Temelli Eğitim ve Proje Okulları Üzerine Değerlendirmeler
“Sınav temelli bir sistemde proje temelli bir öğrenme ortamı yaratmak oldukça zor görünüyor. Akademilerin oluşturulması, öğretmen niteliklerini artırmak yerine, eğitim fakültelerini işlevsizleştirerek öğretmen kalitesini daha da düşürebilecektir.”
Sayın Necdet Aykaç, Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi Eğitim Fakültesi Eğitim Bilimleri Öğretim Üyesi. Kendisi ile eğitim sisteminin güncel sorunlarını ele alacağız.
Eğitim Sistemimizdeki Sorunlar
Bir eğitim sisteminin başarısı, öğrencilere sunulan kaliteli eğitim ile mümkündür. Ancak mevcut durumda nitelikli bir eğitim verildiğini söylemek oldukça güç. Eğitim sistemimiz, bilimsel verilere dayanmaktan çok, günlük ve politik oluşumlardan etkilenmektedir. Bu da hem örgün eğitim sistemimizde hem de öğretmen yetiştirme süreçlerinde çok sayıda sorunu beraberinde getirmektedir. Olumsuz gelişmeler, eğitimden memnuniyetsizliği artırmakla kalmayıp, fırsat ve eğitim eşitsizliği gibi temel sorunları da gözler önüne sermektedir.
Okullar arasındaki başarı ve kaynak farklılıkları, eğitimde adaletsizliğin başlıca sebepleri arasında yer almaktadır. Bu bağlamda, mevcut eğitim politikalarının yeniden gözden geçirilmesi ve eğitimde eşitlik sağlanması gerekmektedir.
Proje Okulları Uygulaması
Proje okulları uygulaması, eğitim sisteminin nitelik kazanması adına ne denli etkili bir çözüm sunuyor? Neden bu konu son zamanlarda bu denli tartışma konusu haline geldi?
Proje okulları, eşitsizliklerin devam etmesine ve belirsizliklerden beslenmesine yol açan bir uygulama olarak görülebilir. Mevcut eşitsizlikleri derinleştiriyor ve bu sorunlar öğretmenlerin de bir şekilde etkilenmesine neden oluyor. Örneğin, 44 okul ile başlatılan bu uygulama, ilerleyen yıllarda diğer başarılı okulları da kapsayarak büyük bir zincir etkisi yaratmıştır. Bu okulların çoğu, en iyi şartlara ve akademik başarı düzeyine sahip olan kurumlardır. Dolayısıyla, bu tür okullara sağlanan destek, diğer okullardaki eşitliği daha da azaltmaktadır.
Yıllardaki Eğilimler ve Eşitlik Problemleri
Neoliberal politikaların etkisiyle bu okullardaki öğretmen istihdamı da esnek ve güvencesiz bir hale sokulmuştur. Bu tür uygulamalarla öğretmenler, belirli bir süre sonra görevden alınmakla karşı karşıya kalıyor, bu durum öğretmenler arasında kaygı yaratmaktadır. Proje okullarındaki öğretmenlerin süreli sözleşmeli çalışması, öğretmenler için belirsizlik oluşturmakta ve öğretim kararlılıklarını olumsuz etkilemektedir.
Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli
2024-2025 yılına yönelik Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli eğitim programı ne hedefliyor? Çocuklarımıza nitelikli bir eğitim sunabilir mi?
Eğitim programları, bir ülkenin eğitim sisteminin temel taşlarını oluşturur. Ancak Türkiye’de eğitim programlarının belirlenmesi sürecinde genellikle bilimsel temellere dayanmaktan çok, siyasi ihtiyaçlarla şekillenmektedir. Bu programların zamanında ve doğru bir analiz sonucu geliştirilmemiş olması, eğitim kalitesini olumsuz etkileyecektir. Yeni programların akademik olarak nitelikli eğitim sunma yeterliliği tartışmalıdır.
Programların hazırlanmasında toplumsal, kültürel ve bilimsel dengeyi sağlamanın ötesinde sadece geleneksel değerlere vurgu yapan bir yapı içinde kalarak, öğretilerimizin evrensel nitelik kazanması sıkıntılı bir durumdur. Sonuç olarak, yeni eğitim programları yalnızca yerel değerleri ön plana çıkarmakta ve çağdaş eğitimin dinamiklerinden uzak kalmaktadır.
Sonuç
Millî Eğitim Bakanlığı’nın öğretmen atamalarındaki değişiklik, özellikle Akademi uygulamaları ile sistemin niteliğini daha da düşürebilir. Eğitim Fakültelerini göz ardı eden bu tür uygulamalar, öğretmen kalitesinin artmasında yeterli olmayacaktır. Bu nedenle, eğitim sisteminde gerekli dönüşümlerin gerçekleştirilmesi, sadece teori değil pratiğe de dayanan birleşik bir yaklaşım gerektirmektedir.
Kaynak: Halk TV