1. Haberler
  2. Son Dakika
  3. Gazze’de Savaş: Tüp Bebek Umutları Yok Oldu

Gazze’de Savaş: Tüp Bebek Umutları Yok Oldu

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Filistinli kadın hem anne hem kayıp

Kaynak, Getty Images

Fotoğraf altı yazısı, El-Basma Tüp Bebek Kliniği’nin bombardıman sonrası durumu.

26 yaşındaki Filistinli kadın Noura, yaşadığı zorlukları “Sinirlerim alt üst oldu” sözleriyle ifade ediyor. Uzun yıllar süren tüp bebek tedavisinin ardından Temmuz 2023’te hamile kalmıştı ve bu müjdeli haber onu büyük bir sevinçle doldurmuştu.

Noura ve eşi Muhammed, gelecekte daha fazla çocuk sahibi olabilmek için Gazze’deki El-Basma Tüp Bebek Kliniği’nde iki embriyo bırakmaya karar verdi. Ancak Noura, “Hayallerim gerçek olacaktı ama İsraillilerin geldiği gün içimde bir ses her şeyin bittiğini söyledi” şeklinde duygularını paylaşıyor.

7 Ekim 2023’te başlayan savaş, Noura ve Muhammed’in yaşamını altüst etti. Sürekli yer değiştirmek zorunda kaldılar ve sağlıklı bir hamilelik için gerekli olan besin, vitamin ve ilaçlara erişimleri giderek zorlaştı.

Noura ve Muhammed, savaş başlamadan önce evlerinde.

Kaynak, Noura

Fotoğraf altı yazısı, Noura ve Muhammed’in savaş başlamadan önceki ev hali.

Muhammed, “Rastgele bombaladıkları için sürekli yer değiştirmek ve uzun saatler yürümek zorundaydık” diye anlatıyor. Ancak hamileliğinin yedinci ayında Noura’nın aşırı kanaması oldu ve hastaneye gitmek için bir araç bulmakta zorlandılar. Sonunda bir çöp kamyonu onlara yardım etti.

Hastaneye ulaştıklarında, Noura’nın karnındaki ikizlerden biri ölü doğdu, diğeri ise kısa bir süre sonra hayatını kaybetti. Muhammed, hastanede prematüre bebekler için küvöz olmadığına da dikkat çekiyor. Noura, “Her şey bir dakikada yok oldu” diyerek kayıplarını özetliyor.

İkizlerini kaybettikten sonra, dondurulmuş embriyoları da savaşın yok edici etkisiyle kayboldu.

Binlerce embriyo yok edildi

El-Basma Tüp Bebek Kliniği’nin müdürü Dr. Baha Ghalayini, kliniğin Aralık 2023’te vurulmasından bahsediyor ve en kritik bölümün dondurulmuş embriyoların yer aldığı iki tank olduğunu belirtiyor. Dr. Ghalayini, 4.000 embriyonun, 1.000 sperm örneğinin ve döllenmemiş yumurtaların imha edildiğini kaydediyor.

Birleşmiş Milletler (BM) raporları da bu durumu doğruluyor. Değeri 10 bin doların üzerinde olan, sıvı nitrojen dolu iki tankın tamamen yok olduğu belirtiliyor. Bu tankların düzenli olarak doldurulması gerekiyordu fakat “saldırıdan iki hafta önce nitrojen miktarı düşmeye başlamıştı.”

Gazze’nin güneyine giden laboratuvar müdürü Dr. Muhammed Ajjour, El-Nuseyrat’taki nitrojen deposuna ulaşmayı başarmış fakat bombardımanın yoğunluğu nedeniyle kliniğe dönememiş. 12 kilometre uzaktayken klinik çoktan bombalanmıştı.

Dr. Ghalayini, kliniğin sadece kendi hastalarının değil, başka kliniklerden gelen hastaların embriyolarını da sakladığını vurgulayarak, “4 bin embriyodan bahsediyoruz. Bunlar sadece rakam değil, insanların hayalleri” diyor. Bekleyip zorlu tedavilerden geçmiş bireylerin umutları bir anda yok olmuş durumda.

Dr. Ghalayini, yaklaşık 100-150 kadının, çocuk sahibi olma şansını kaybettiğini tahmin ediyor. Bazıları için böyle bir tedaviye yeniden başlamak imkansız hale gelmiş; yaşları geçmiş olanlar, kanser hastalığı yaşayanlar veya kronik hastalıkları olanlar için durum daha da zorlaşmış durumda.

El-Basma Tüp Bebek Kliniği'ndeki dolaplar.

Kaynak, Getty Images

Fotoğraf altı yazısı, El-Basma Tüp Bebek Kliniği’ndeki dolaplar.

BBC’ye yönelik bir açıklamada bulunan İsrail ordusu, “saldırının kesin tarihi verilirse” daha net bir yanıt verebileceklerini ifade etti ve “uluslararası yasalara göre hareket ettiklerini” iddia etti.

Mart 2023’te, Birleşmiş Milletler uzmanları, İsrail’i Filistinlilere yönelik artan cinsiyete dayalı şiddet ve üreme sağlığı tesislerini sistematik olarak yok etme suçlamasıyla “soykırım eylemleri” gerçekleştirmekle suçlamıştı.
BM İnsan Hakları Konseyi tarafından hazırlanan raporda, Gazze’deki doğumhanelerin ve El-Basma’daki embriyoların imha edilmesinin belirli bir grupta doğumları engelleme stratejisi olabileceği belirtiliyor. Bu durum, soykırım tanımlarından birini oluşturuyor.

İsrail, tamamen asılsız bulduğu bu iddiaları kesin bir dille reddetti. İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, İnsan Hakları Konseyi’ni “antisemitist, çürümüş ve teröristleri destekleyen bir kurum” olarak tanımladı.

Savaşın izleri

Dr. Ghalayini, Gazze’deki tüm üreme sağlığı kliniklerinin ya imha edildiğini ya da artık hizmet veremediğini vurguladı. Noura, kendisi ve birçok kadın için çocuk sahibi olmanın artık son derece zorlaştığını ifade etti.

2020 yılında tüp bebek tedavisine başlamış olan Sara Kudari, Ekim 2023’te embriyosunun rahmine yerleştirilmesini bekliyordu. Ancak bu gerçekleşmedi ve Sara, “Her şeyin yerle bir oluşunu izledim” dedi.

Islam Lubbad da savaş çıkmadan kısa bir süre içinde hamile kalmıştı, ancak bebeğini kaybetti. “Sürekli yer değiştirdik. Bedenim yorgun düştü” diyen Lubbad’ın da El-Basma’da saklanan embriyosu vardı fakat o da saldırıyla yok oldu.

Kaynak: BBC Türkçe

Gazze’de Savaş: Tüp Bebek Umutları Yok Oldu
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

45ekonomi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin