1. Haberler
  2. Gündem
  3. İklim Krizi Tarımı Felç Etti: Acil Önlem Şart!

İklim Krizi Tarımı Felç Etti: Acil Önlem Şart!

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

CHP Aydın Milletvekili Hüseyin Yıldız, Türkiye genelinde son dönemlerde etkili olan zirai don, kuraklık ve su sıkıntısının tarım sektörünü ciddi şekilde olumsuz etkilediğini ifade ederek, iklim değişikliğiyle mücadelede acil ve bilimsel temellere dayalı önlemler alınması gerektiğinin altını çizdi. Yıldız, “Tarım artık iklim koşullarının insafına kalmış durumda. Üreticiler tarlalarına giremiyor, sulama yapamıyor ve ürünlerini kaybediyor. Bu durum sadece çiftçiyi değil, 85 milyon yurttaşı da doğrudan etkiliyor. Üretim düştüğünde, sofralara ekmek, manava meyve, pazara ise sebze ulaşamaz” şeklinde konuştu.

Yıldız, yaptığı yazılı açıklamada, Türkiye genelinde son zamanlarda yaşanan zirai don, kuraklık ve su sorunlarının tarımı felç ettiğini vurguladı. İklim krizinin etkilerinin artık bir tartışma konusu değil, somut bir gerçeğe dönüştüğünü belirten Yıldız, bu konuda bir an önce adım atılması gerektiğini ifade etti.

chp-aydin-milletvekili-huseyin-yildiz.jpg

BUĞDAYDA BİLE HASAR VAR

Yıldız, yılın ilk çeyreğinde Türkiye’nin birçok bölgesinde meydana gelen afet niteliğindeki hava olaylarına dikkati çekti. Özellikle Çukurova bölgesinde, yılın neredeyse her döneminde üretim yapılan alanlarda şubat ayında eksi 6-8 derecelerinin görüldüğünü; narenciye, patates, karpuz, marul, kayısı, şeftali gibi ürünlerin don nedeniyle büyük zarar gördüğünü, hatta buğdayda bile ciddi hasar yaşandığını ifade etti.

Adana’nın Ceyhan ilçesindeki bir üreticinin 120 dönümlük buğday tarlasını zirai don sonrasında sürmek durumunda kaldığını, yerine ekim yapmayı planladığı ürün için de DSİ‘nin su vermediğini aktaran Yıldız, “Bir üretici düşünün; tohum, gübre ve mazot masrafını yapıyor, ürününü yetiştiriyor ama dondan sonra tüm emekleri boşa çıkıyor. Üstüne bir de sulama imkânı olmadığı için yeni ekim de yapılamıyor. Bu durum tarımsal bir iflası ifade ediyor” diye konuştu.

kayisi.jpg

“ÜZÜM, KAYISI, ERİK GİBİ MEYVELERDEKİ ZARAR BAZI YERLERDE YÜZDE 100’E ULAŞTI”

Mart ayının son günlerinde, Salihli ve çevresindeki Sultaniye üzüm bağlarında ciddi zararlar meydana geldiğini belirten Yıldız,

Bağlar erkenden uyanıyor, gözler açılıyor, fakat peşinden gelen ani soğuk her şeyi yok ediyor. Üzüm, kayısı, erik gibi meyvelerdeki zarar bazı bölgelerde yüzde 100’e ulaştı. Üreticiler bağlarını sökerek patates ekimine yöneliyor. Çünkü bağcılık artık yüksek riskli bir yatırım haline geldi. Bu durum, sadece çiftçiyi değil, aynı zamanda ihracatı, tarım sanayisini ve istihdamı da olumsuz etkiliyor

zirai-don.jpg

TARIM BAKANLIĞININ 2025 İTİBARİYLE UYGULAMAYA KOYDUĞU ‘PLANLI ÜRETİM’ SİSTEMİ DAHA BAŞLAMADAN ÇÖKTÜ

Çiftçiye ürün verimi, pazarı ve destekleri konusunda yeterli bilgi verilmediğini belirten Yıldız,

Tarım alanlarının yarısına su verilmeyeceği ilan ediliyor, ama çiftçilerimize hangi ürünle kuru tarım yapmaları gerektiği, o ürünün verimi, pazarı ve destekleri hakkında hiçbir bilgi sağlanmıyor. Çiftçiler belirsizlik içerisinde bırakılıyor. Tarım Bakanlığı’nın 2025 itibarıyla uygulamaya koymayı planladığı ‘planlı üretim’ sistemi daha başlamadan çökmüş durumda.

Yıldız, Büyük Menderes Havzası’nda 2021 yılından bu yana her yıl sulama planları yapıldığını ancak bu yıl ilk kez tarım arazilerinin yarısına su verilmeyeceği yönünde bir kararın verildiğini belirterek, “Bu durum, aslında ‘üretim yapmayın’ anlamına gelir. Peki, çiftçiler nasıl geçinecek? Tarım dışına itilen bu insanlara alternatif bir planınız var mı” şeklinde sordu.

“TARIMDA SİGORTA SİSTEMİ YENİDEN ELE ALINMALI”

Tarımda sigorta sisteminin gözden geçirilmesi gerektiğini vurgulayan Yıldız, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

İklime bağlı risklerin giderek arttığı, artık herkesin malumu. Ancak bu risklere karşı alınan önlemler yok denecek kadar az. Felaket sonrası tespit komisyonları kuruluyor ancak bu sistem, üreticinin zararını yeterince karşılamıyor. Tarım Sigortaları Kurumu (TARSİM) kapsamı dar, ödemeler yetersiz. Tarımda sigorta sistemi mutlaka yeniden ele alınmalı. En önemlisi, iklim krizine karşı dayanıklı bir tarım politikası oluşturulmalı. Yeni iklim koşullarına dayanıklı tohum ve ürün çeşitleri geliştirilmiş olmalı, havza bazlı üretim planlaması yeniden tasarlanmalı ve sulama altyapısı yenilenmeli. Bilim insanları, üniversiteler ve ziraat mühendisleri bu sürecin merkezine alınmalıdır.

pazar.jpg

“BUGÜN ÜRETİCİNİN TARLASINDA YANAN ÜRÜN, YARIN SOFRAYA GELEMEYECEK”

Gıda fiyatlarının zaten yüksek olduğunu ve üretimin düşmesi durumunda en temel ürünlerin bile ulaşılamaz hale geleceğini belirten Yıldız,

Bugün üreticinin tarlasında yanan ürün, yarın sofraya gelmeyecek. Gıda fiyatları yüksek, üretim düşerse en temel ürünler bile ulaşılamaz hale gelir. Bu nedenle çiftçinin yaşadığı kriz, sadece bir kırsal sorun değil, aynı zamanda ulusal bir krizdir. Açlık ve kıtlık uyarısı yapmak istemiyoruz, ancak gidişat bu yönde.

Yıldız, Tarım ve Orman Bakanlığı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ve tüm ilgili kurumları derhal ortak bir “İklim Krizi ve Tarım Güvenliği Eylem Planı” hazırlamaya davet ettikten sonra, “Çiftçi yalnız bırakılmamalı. Tarım kaderine terk edilmemeli. Bugün adım atılmazsa yarın çok geç olabilir” şeklinde konuştu.

Kaynak: Halk TV

İklim Krizi Tarımı Felç Etti: Acil Önlem Şart!
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

45ekonomi ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Takip Edin