Jeotermal Enerji Sektöründen ‘Süper İzin’ Çağrısı
Jeotermal Elektrik Santral Yatırımcıları Derneği (JESDER) Başkanı Ufuk Şentürk, Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne (TBMM) sunulan yeni enerji düzenlemeleri arasında jeotermal enerji sektörünün de yer almasını talep ettiklerini duyurdu.
“Yatırımların Sınırlı Tutulması Arz Güvenliğini Tehdit Ediyor”
Yazılı bir açıklama yapan Şentürk, düzenlemenin sadece güneş ve rüzgar enerji yatırımlarıyla sınırlı tutulmasının ülkenin enerji arz güvenliği açısından önemli bir eksiklik teşkil ettiğini belirtti.
Jeotermal yatırımların düzenlemeye dahil edilmesinin enerji arz güvenliğini pekiştireceğini ve yatırım atmosferine olumlu katkılar sunacağını ifade eden Şentürk, mevcut durumda Türkiye’de jeotermal enerjinin yaklaşık yüzde 70 kapasite faktörüyle çalıştığını vurguladı. Türkiye’nin toplam kurulu gücünün 1733 megavat seviyesine ulaştığını hatırlatan Şentürk, jeotermal enerji santrallerinin toplam elektrik üretiminde yaklaşık yüzde 4 oranına sahip olduğunu ekledi. Bu santrallerin ‘süper izin’ düzenlemesine dahil edilmesi gerektiğini dile getirdi.
Şentürk, şu anda yaklaşık 40 farklı kurum ve kuruluş nezdinde izin süreçlerinin 4 ila 5 yıl sürdüğünü, bu durumun yatırım maliyetlerini artırdığını ve yatırım kararlarında belirsizlik yarattığını belirtti. Ayrıca, dövize bağlı ekipman ve hizmet alımlarının önemli olduğu bu projelerde yaşanan gecikmelerin de koşulları olumsuz etkilediğinin altını çizdi.
“Teknik Bilgi ve Katkı Sunmaya Hazırız”
Uzun süredir yürütülen görüşmeler ve mevzuata katkı çerçevesinde, sektörün taleplerini ilgili kamu kurumlarıyla paylaştıklarını açıklayan Ufuk Şentürk, yapılacak Meclis komisyon görüşmelerinde teknik bilgi ve katkı sağlamaya hazır olduklarını ifade etti.
Şentürk, TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu’na iletilen teklifin, ‘süper izin’ mekanizması aracılığıyla özellikle güneş ve rüzgar enerjisi yatırımlarındaki bürokratik süreçlerin kısaltılmasını öngördüğünü belirtti. Jeotermal santrallerin, mevsimsel ve saatlik değişimlerden etkilenmeden istikrarlı bir şekilde enerji üretebilmelerinin, bu kaynakları arz güvenliği açısından stratejik hale getirdiğini vurguladı. Hem yenilenebilir hem de baz yük özelliği taşıyan tesisler olarak, şebekeye 7/24 kesintisiz enerji sağlama kapasitesine sahip olduklarını da sözlerine ekledi.
Kaynak: Ekonomim