Son dakika: Kamu işçilerinin zam sürecinde kritik bir aşamaya gelindi. TÜRK-İŞ ve HAK-İŞ, ikinci zam teklifine dair çağrılar yaparken, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan’dan yeni açıklamalar geldi.
Bakan Işıkhan: İkinci teklifi vereceğiz
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü görüşmeleri kapsamında işçi tarafına bu hafta yapılacak ikinci teklifleri paylaşacaklarını duyurdu.
Bakan Işıkhan, Türkiye Kamu Çalışanları Sendikaları Konfederasyonu (Kamu-Sen) 33’üncü yıl dönümü etkinliğine katıldıktan sonra basın mensuplarıyla bir araya gelerek açıklamalarda bulundu.
“İşçi sendikalarımıza ileteceğiz”
Işıkhan, 600 bin kamu işçisini kapsayan toplu sözleşme sürecinin olumlu bir seyir izlediğini vurgulayarak, geçen hafta TÜİS aracılığıyla ilk teklifi TÜRK-İŞ ve HAK-İŞ’e sunduklarını hatırlattı. Bakan, “Bu hafta içinde inşallah ikinci teklifimizi TÜHİS vasıtasıyla yine işçi sendikalarımıza ileteceğiz. Süreci birlikte takip etmeye devam edeceğiz. Geldiğimiz noktada, iş kolları bazında sendikalarımızı davet ederek toplantılar gerçekleştiriyoruz. Geçmiş yıllardaki gibi bu süreç de sorunsuz ilerleyecektir” ifadelerini kullandı.
“Kamu görevlilerinin taleplerini masaya yatıracağız”
Kamu-Sen’in talepleri ile ilgili olarak soruları yanıtlayan Işıkhan, “Başkanımızın taleplerini Ağustos ayında gerçekleşecek Toplu Sözleşme sürecinde masaya yatıracağız. Cumhurbaşkanımızın da vurguladığı gibi, işçilerimizi enflasyona ezdirmemek temel hedefimizdir. Önce kamu işçileriyle bir mutabakat sağladıktan sonra, Ağustos ayında kamu görevlilerinin taleplerini de gündeme alarak gerekli süreci başlatmayı planlıyorum” dedi.
TÜRK-İŞ’ten ‘ikinci teklif’ çağrısı gelmişti
TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar, 600 bin kamu işçisini ilgilendiren yeni bir zam teklifinin yapılmasını talep ederek hükümete çağrıda bulunmuştu. Ağar, Türk Ağır Sanayii ve Hizmet Sektörü Kamu İşverenleri Sendikasının (TÜHİS) ilk teklifinin dikkate alınmadığını belirtmişti. İkinci teklif önerisinin gelmemesi üzerine TÜRK-İŞ ve diğer sendikalar olarak eylem kararı aldıklarını da hatırlattı.
Ağar, eylem kararlarının ardından valiliklerin basın açıklaması ve toplantılara yasak getiren genelgeler yayımlamasına dikkat çekerek, “Eylem yapılmasını istemiyorsanız, masaya geçinebilecek bir ücret getirin, tartışalım ve çözüm bulalım” dedi.
Emeklerinin karşılığı verilmediği takdirde mücadeleye devam edeceklerini söyleyen Ağar, TÜRK-İŞ şubelerinde ve bağlı iş yerlerinde basın açıklamaları düzenlendiğini ifade etti.
Ağar, kamu işçilerinin altını çizerek, “Herkesin bu durumu düşünmesi gerek. Kamu işçisi devletin işçisidir. Kamu işçilerine ve tüm çalışanlara sahip çıkmalıyız. Bu durumu uzatmadan ve işçi arkadaşlarımızı zor durumda bırakmadan bir an önce teklifi iletin ve sürecin sonuçlandırılmasını sağlayın” dedi.
Hükümetin ilk teklifi ne olmuştu?
Hükümetin ilk zam teklifi, 2025 yılının ilk altı ayı için yüzde 16, ikinci altı ayı için yüzde 8, 2026 yılı için ise ilk altı ayda yüzde 7 ve ikinci altı ayda yüzde 5 olarak belirlenmişti.
TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ağar, bu teklifi hayal kırıklığı olarak nitelendirirken, “Bu teklifi kabul etmemiz mümkün değil. Birinci yılın ilk altı ayı için yüzde 16, ikinci altı ay için yüzde 8, ikinci yılın ilk altı ayı için yüzde 7 ve ikinci altı ay için de yüzde 5’ten bahsediliyor” şeklinde konuşmuştu.
HAK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Halil Çukutli de taban ücrete dair bir teklif gelmediğini belirterek, “Bizim için en önemli konu taban ücret. 1800 lira bir taban ücret talebimiz vardı ancak bu konuda herhangi bir teklif sunulmadı bu bizim için kritik bir noktadır” diye ifade etti.
İşçi tarafı ne istiyor?
TÜRK-İŞ ve HAK-İŞ’in ortak olarak hazırladıkları taslakta, günlük en düşük ücretin 1800 lira seviyesine çıkarılması, bu artışın ardından 2025’in ilk altı ayı için yüzde 50, diğer altı aylık dönemler içinse yüzde 25 zam yapılması ve ek olarak yüzde 10 refah payı verilmesi talep ediliyor.
Memur ve emekliyi de etkiliyor
Kamu Toplu İş Sözleşmeleri Çerçeve Protokolü, yaklaşık 600 bin işçinin ücret artışının belirlenmesinin yanı sıra, tüm diğer sözleşmeleri de doğrudan etkileyen bir öneme sahip. Bu sözleşmelerin en başında, yaklaşık 4 milyon memur ve 2,5 milyon emeklinin katılacağı 8. Dönem Toplu Sözleşme görüşmeleri geliyor.
Protokol, memurların toplu sözleşmeleri gibi 160 binden fazla işçiyi kapsayan Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) Grup Toplu İş Sözleşmesi başta olmak üzere özel sektörde imzalanacak toplu iş sözleşmelerini de yakından ilgilendiriyor.
Kaynak: Ekonomim
