Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Makine İhracatı 2024’te Geriledi, Düşüş Devam Ediyor

Makine İhracatı 2024’te Geriledi, Düşüş Devam Ediyor

Türkiye’nin Makine İhracatı Geriledi

Türkiye’nin makine ihracatı, bu yılın ocak-şubat döneminde, serbest bölgelerle birlikte, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 4,3’lük bir azalış gösterecek şekilde 4,3 milyar dolara ulaştı.

Makine İhracatçıları Birliği (MAİB) verilerine göre, makine imalat sanayisinin ihracatında, ocak-şubat aylarında geçen yılın aynı dönemine kıyasla miktar bazında yüzde 8,8, değer bazında ise yüzde 5,8’lik bir düşüş yaşandı. Bu dönemde kilogram başına ihracat birim fiyatları ise yüzde 5 oranında artış gösterdi.

Sektörün şubat ayı ihracatı ise değer bazında yüzde 5,8, miktar bazında ise yüzde 11,6 azalmış durumda.

Yıllık verilere bakıldığında, ihracattaki azalma yüzde 1,8 ile 24 milyar dolar olarak kaydedildi.

Birlikten yapılan açıklamada, Almanya’daki ekonomik durgunluğun etkilerinin sektörde hissedildiği belirtildi. İthalata yaklaşımında köklü değişiklikler yaşayan ABD pazarında yüzde 14,3’lük bir düşüş kaydedildiği ifade edilerek, ABD ve Rusya’ya yapılan ihracatın bir önceki aya göre yavaşlasa da, yaygınlaşan yaptırımlar sonucunda Rusya’ya makine ihracatının aylık 100 milyon doların altına gerilediği aktarıldı. Ayrıca İtalya, Birleşik Krallık, İspanya, Polonya ve Romanya’da elde edilen artışların ana pazarlardaki daralmayı bir miktar dengelemeye yardımcı olduğu değerlendirildi.

İhracatta Artış Gösteren Gruplar

İhracatı en fazla artış gösteren gruplar arasında türbin, turbojet ve hidrolik sistemler ile tekstil ve konfeksiyon makineleri, ambalaj makineleri ve içten yanmalı motor ve aksamları yer alırken, deri işleme makineleri, hadde ve döküm makineleri ile inşaat ve madencilik makinelerinde ise yüzde 20’nin üzerinde düşüşler gözlemlendi.

AB’deki Gelişmelerin Etkisi

Makine İhracatçıları Birliği Başkanı Kutlu Karavelioğlu, Almanya’daki makine ve ekipman üretim şirketlerinin dış piyasalarda kayıplar yaşadığını ve 2024 yılı itibarıyla makine ihracatının nominal olarak yüzde 5 oranında düştüğünü açıkladı. Bu bağlamda hükümet destekli girişimlerin kaçınılmaz olduğuna dikkat çekti.

Ayrıca, ikinci ve üçüncü çeyrekte daralan makine ve teçhizat yatırım harcamalarının son çeyrekte yüzde 4,2 artarak yeniden büyüme gösterdiğine vurgu yaptı. Karavelioğlu, yeni ABD yönetiminin NATO ile ortak çıkarlar da dahil olmak üzere mevcut düzenin dışına çıktığını belirterek, bu durumun ülkelerin savunma ve altyapı yaklaşımlarını gözden geçirmelerine neden olduğunu söyledi. AB’nin tarihi bir dönüşüm süreci yaşadığı ve Türkiye’yi doğrudan etkileyen önemli gelişmelerin yaşandığına da dikkat çekti. Ayrıca, Alman Sanayi Federasyonu’nun (BDI) araştırmasına göre Almanya’daki şirketlerin üçte birinin artık bu ülkeye yatırım yapmak istemediği ifade edildi.

Yeşil dönüşümün 2030 yılına kadar tam anlamıyla gerçekleştirilebilmesi için gereken 1,4 trilyon Euroluk ek yatırımın nasıl sağlanacağı ise belirsizliğini koruyor.

AB ile Türkiye’nin Yakınlaşması

Gümrük Birliği’nin 30. yılına ulaşmasının, yeşil ve dijital dönüşüm ile rekabetçiliği merkeze alarak güncellenmesinin sektör açısından kayda değer fırsatlar yaratacağı belirtildi. Karavelioğlu, basitleşme paketleriyle sanayi politikalarının güncellenmesini de içeren bu süreçte, ABD’nin tarifelere karşı geliştirdiği riskten arınma araçlarıyla, entegre bir üretim ve ticaret sistemi ile Türkiye’ye daha fazla yaklaşma sağlayacağını ifade etti.

Kur Baskısının Etkileri ve Euronun Yükselişi

MAİB Başkanı Karavelioğlu, genel imalat sanayinin yüzde 0,5 büyüdüğü geçen yıl, makine ve teçhizat sanayisinin yüzde 8,5 daraldığını hatırlatarak, açıklamasını şu şekilde sonlandırdı:

“Talep tarafında süregelen durgunluğa ek olarak, iç ve dış rekabetçiliğimizi sınırlayan kur seviyeleri, yeni siparişlerde ve dolayısıyla pazar paylarında önemli kayıplara neden olmaktadır. Üretici fiyat endekslerinin makul seviyelere hızlıca düşmesi, yüksek enflasyonun sorumlusunun yerli sanayici olmadığını gösteriyor ve yeni yatırımlar için umut verici olsa da, finansman koşullarının kısa vadede iyileşmeyeceği anlaşılmaktadır. Bu bağlamda, ihracatın büyük bir kısmını etkileyen Euronun son dönemdeki yükseliş trendi, Avrupa’dan gelecek talebi destekleyecek ve enflasyon ile kur makasındaki açılmanın firmalar üzerindeki baskısını hafifletebilir.”

Kaynak: Ekonomim