Silivri Cezaevi’nde 149 gün süren tutukluluğunun ardından tahliye olan Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, SZC TV’de İpek Özbey’in kendisine yönelttiği soruları yanıtladı.
Özdağ, gündemde olan yeni anayasa tartışmalarına dair şunları söyledi: “Yeni bir anayasadan bahsediliyor. Ancak mevcut anayasa, muhalefetin haklarını vermiyor, yasal hakları askıya alıyor. Sonrasında daha demokratik bir anayasa yapma iddiası inandırıcı değil.”
”Bu süreç büyük bir sıkıntı yaşıyor”
Özdağ, yeni çözüm süreci ile ilgili olarak, “Bu süreç büyük bir sıkıntı yaşıyor. Ancak bu sıkıntı benim veya Zafer Partisi’nin muhalefetinden kaynaklanmıyor, bu sürecin doğasındaki başka unsurlardan kaynaklanıyor. PKK terör örgütüne güvenilmemesi gerektiğini başından beri vurguluyorum. PKK, ‘Türkiye beni yendi ve ben mağlup oldum’ demeden muhatap alınmamalıdır” dedi.
”PKK’nın tanımı geniş bir perspektiften ele alınmalı”
Özdağ, terör örgütü lideri Abdullah Öcalan’ın metninin doğru bir şekilde analiz edilmesi gerektiğini belirtti:
“Abdullah Öcalan, PKK’ya yönelik yaptığı çağrıda, ‘Siz yenilmediniz, özgür iradenizle kendinizi feshediyorsunuz, kazanımlarınız var’ diyor. PKK’nın bazı bölümleri bunu bu şekilde değerlendiriyor. Diğer bir kısmı ise Öcalan’ı sert bir şekilde eleştiriyor. Ayrıca PKK’nın sadece PKK olarak değil, KCK olarak da düşünülmesi gerekiyor. PKK’nın kendini feshetmesi, PYD, KCK ve İran’daki PCK’nın feshi anlamına gelmiyor. Hükümet, bunların da feshedilmesi gerektiğini savunsa da, bunun hayata geçirilmesinin pratikte bir karşılığı yok.”
İktidarın “Terörsüz Türkiye” adı altında başlattığı ikinci çözüm sürecinin, siyasi olarak kendisine oy kaybettirdiğini ifade eden Özdağ, “AK Parti, Milliyetçi Hareket Partisi ile yan yana gelerek, FETÖ’yü tasfiye ederek liberal muhafazakar bir çizgiden milliyetçi bir zemine geçti. Ancak, on yıl süren bir propagandanın ardından birdenbire ‘PKK ile oturalım’ demek, seçmen nezdinde kabul görmeyecektir” değerlendirmesinde bulundu.
Özdağ, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin terör örgütü lideri Abdullah Öcalan için kullandığı “önder” ifadesini ise şu sözlerle ele aldı: “İlk duyduğumda kendime bir izah getirmeye çalıştım. Devlet Bahçeli’yi tanıdığımda ben lise öğrencisiydim. Onun için üzüldüm.”
”Müsavat Bey’in çağrısını önemsiyorum”
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu’nun “milliyetçiler birleşsin” çağrısını değerlendiren Özdağ, “Müsavat Bey’in çağrısını çok değerli buluyorum. Bizim için milli, üniter ve laik bir Türkiye’nin varlığını güçlendirmek büyük önem taşıyor” dedi.
”Davanın içeriği karşısında dehşete kapıldım”
Silivri Cezaevindeki Osman Kavala ile sık sık karşılaştıklarını belirten Özdağ, şunları kaydetti:
“Osman Bey ile hayata çok farklı baktık. Ancak orada birçok kez karşılaşma fırsatımız oldu. Davasını okumaya başladım ve dehşete kapıldım. Bu ülkenin tüm vatandaşları adil bir şekilde yargılanmalı, Osman Kavala’nın durumu ise kesinlikle hukuksal değil, siyasidir. Anayasa Mahkemesi kararlarının hiyerarşik olarak en üst düzeyde olması gerektiğini düşünüyorum.”
”Zafer Partisi’nin oyları arttı”
Özdağ, cezaevinde bulunduğu dönemde Zafer Partisi’nin oylarının yükseldiğini belirterek, “Rakam vermeyeceğim ama içeride üç kez arkadaşlarıma bu konuda araştırma yapmalarını rica ettim. Sonuçların olumlu olduğunu biliyorum” dedi.
”CHP ağır bir baskı altında”
CHP’nin Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu’nun tutukluluğu ve partinin kurultayı hakkında ise, “Cumhuriyet Halk Partisi çok ağır bir baskı ile karşı karşıya. Bu durum, bir partinin yaşayabileceği en ağır baskı süreçlerinden biridir. Sayın Özgür Özel’in gösterdiği performans ise dikkat çekici” şeklinde konuştu.
Kaynak: Ekonomim