Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Trump’ın Gazze Açıklaması Dünya Siyasetini Sarstı

Trump’ın Gazze Açıklaması Dünya Siyasetini Sarstı

Bir saat önce

Trump’ın Basın Toplantısı ve Gazze Açıklamaları

ABD Başkanı Donald Trump’ın, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ile düzenlediği ortak basın toplantısında yaptığı açıklamalar, dünya siyasetinde önemli bir yankı uyandırdı.

Trump, “Gazze Şeridi’ni devralacaklarını” belirtirken, Gazzelilerin de “başka bir yere gitmesi gerektiğini” ifade etti. Ancak söz konusu planla ilgili pek fazla ayrıntı paylaşmadı.

Bu açıklamalar, dünya genelinde çeşitli tepkilere yol açtı. Filistin yönetimi, Hamas ve birçok Arap ülkesinin liderleri Trump’ın ifadelerine sert tepki gösterirken, ABD’nin müttefikleri de planla ilgili eleştirilerini dile getirdi.

Peki, Trump neden böyle bir açıklama yaptı ve Gazze’yi neden istemekte? Bu plan uygulanabilir mi? BBC muhabirlerinin değerlendirmeleriyle akıllardaki bu sorulara yanıt aramaya çalıştık.

Trump’ın Açıklaması Neden Yapıldı?

BBC’nin kıdemli muhabiri Jeremy Bowen’a göre, Trump’ın bu tarz açıklamalar yapma şekline dikkat edilmesi gerektiği vurgulanıyor. Trump, bir konuyu gündeme getirdiğinde genellikle aslında neyi hedeflediğini doğrudan ifade etmeyebilir.

Bowen, Trump’ın “emlak pazarlığında ilk hamleyi yapar gibi” bir tutum sergilediğini ve ABD’nin gerçek politikasını açıklamamış olabileceğini belirtiyor.

Ayrıca, Trump’ın başka bir plan üzerinde çalışırken kafa karışıklığı yaratmak amacıyla böyle bir çıkış yapmış olabileceğini ifade eden Bowen, İran ile “nükleer barış anlaşması” hedefini de dile getiriyor. Bu durum, Netanyahu ve İsrail’deki aşırı sağcılar için pek hoş karşılanmayan bir gelişme olabilir.

Bowen, ABD Başkanı’nın açıklamalarının Orta Doğu’daki belirsizliği ve istikrarsızlığı artırdığını da vurguluyor.

Ateşkese Etkileri Neler Olacak?

Jeremy Bowen, Trump’ın bu açıklamalarının Gazze’deki kırılgan ateşkesi zayıflatabileceğine değiniyor. Bazı analistler, bu çıkışın ateşkese son verebileceğini öne sürüyor.

Gazze’nin gelecekteki yönetimine dair belirsizlik, mevcut ateşkesin zayıf olmasına neden oluyor. Trump’ın beyanları ise, yeni bir zayıflık noktası oluşturacak. Bu plan yürürlüğe girmese bile, hem Filistin hem de İsrail tarafında önemli bir mesele haline gelecek.

İsrailli milliyetçilerin “Vadedilmiş topraklar” olarak gördüğü Gaza bölgesi üzerindeki amaçların, Trump’ın açıklamasıyla yeniden gündeme geleceği öngörülüyor. İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich, Trump’ın ifadelerini “Filistin devleti yönündeki tehlikeli düşünceleri sona erdirme” çabası olarak değerlendiriyor.

Filistin lideri Mahmud Abbas ise, Gazze’den ayrılmayı öngören her türlü plana karşı çıktığını ve Trump’ın sözlerini “uluslararası yasaların ihlali” olarak nitelendiriyor.

Öte yandan Trump’ın, mevcut durumu göz önünde bulundurarak “Gazze’yi devralmayı” istemesi ateşkesin sürmesi için bir gerekçe de sunabilir. Trump’ın açıklamalarının, İsrail’deki aşırı sağcıları memnun etmiş olması bekleniyor.

Tel Aviv'de bir binaya asılan Teşekkürler Bay Başkan yazılı ilan.

Kaynak, Getty Images

Tel Aviv’de bir binaya asılan “Teşekkürler Bay Başkan” yazılı ilan.

Trump Bu Planı Hayata Geçirebilir Mi?

BBC diplomasi muhabiri Paul Adams, ABD’nin Gazze üzerinde yasal olarak hak iddia etmesinin mümkün olmadığını belirtiyor. Trump’ın, ABD’nin egemenliğini nasıl uygulamaya koyacağına dair herhangi bir bilgi paylaşmaması dikkat çekiyor.

Trump’ın bu açıklamalarının gerçekte pazarlık yapmak amacıyla mı yapıldığı, yoksa gerçek bir niyet taşıyıp taşımadığı belirsizliğini koruyor.

Gazze’nin savaş sonrası yönetimi konusunda çeşitli planlar daha önce gündeme gelmişti. Gazze’yi yöneten Hamas ile Batı Şeria’yı yöneten El Fetih, ortak bir komite kurarak bölgenin yönetimini görüşmek istemişti fakat somut bir sonuç çıkmamıştı.

Bazı planlar, Arap ülkelerinden gelen askerlerden oluşan uluslararası bir barış gücünü içeriyordu. Reuters’ın haberine göre, Birleşik Arap Emirlikleri, ABD ve İsrail, Batı Şeria’yı yöneten Filistin Yönetimi Gazze’de kontrolü sağlamak için geçici bir yönetim kurulması üzerine müzakere yaptı.

Ancak İsrail Başbakanı Netanyahu, Filistin Yönetimi’nin savaş sonrası Gazze’de herhangi bir rolü olamayacağını net bir şekilde ifade etti. Gazze’de mevcut durumda silahlı Amerikalı güvenlik güçlerinin bulunduğu biliniyor, bunlar Amerikan askerleri değil, özel bir şirket tarafından istihdam edilen kişilerdir.

Bu gelişmeler, Gazze’de ABD liderliğindeki bir uluslararası gücün varlığına dair ilk sinyaller olarak değerlendirilse de, ABD’nin Gazze’yi devralması hedefine ulaşması oldukça güç görünüyor. Zira, böyle bir durum için Orta Doğu’da büyük bir askeri operasyon gerekecek ki, Trump seçmenlerine bunun tam tersini vadetmişti.

Gazze’nin Mevcut Statüsü Nedir?

BBC Arapça’dan Ethar Shalaby, Gazze’nin 1948’de İsrail’in bağımsızlığını ilan etmesinden önce, İngiliz Mandası altında olduğunu hatırlatıyor.

Filistin İngiliz Mandası haritası

İsrail bağımsızlık ilanından sonra beş Arap ülkesi tarafından saldırıya uğradı. 1949’da ateşkes ilan edildiğinde, İsrail bölgenin büyük bir kısmını kontrol ediyordu.

1949 ateşkes haritası

Mısır tarafından işgal edilen Gazze, 1967’deki savaşta İsrail tarafından kontrol altına alındı ve burada yerleşimler yapılmaya başlandı.

1967 savaşı sonrası İsrail'in işgalini gösteren harita

Kaynak, Getty Images

2005 yılında İsrail, tek taraflı olarak askerlerini ve yerleşimcilerini Gazze’den çekti. Ancak Gazze’nin sınır kontrolü, hava sahası ve deniz trafiği üzerindeki hakimiyeti devam etti. Bunun sonucunda, bölgedeki insan ve mal akışı da İsrail’in kontrolüne geçti.

Böyle bir kontrol yapısının Birleşmiş Milletler tarafından Gazze’nin hâlâ İsrail işgali altında olduğu şeklinde değerlendirilmesine neden olduğu açıkça ifade ediliyor.

Bugünkü İsrail sınırları

Kaynak, Getty Images

Hamas, 2006’da yapılan seçimleri kazanarak Gazze’nin kontrolünü ele geçirdi. Bunun üzerine İsrail ve Mısır, sınırlarını kapatarak Gazze’yi abluka altına aldı.

2007 yılından itibaren Hamas, İsrail, ABD ve bazı Batılı ülkeler tarafından terör örgütü olarak kabul edilmektedir. O tarihten beri Hamas ve İsrail arasında birden fazla büyük çatışma meydana geldi. 2021 yılındaki 11 gün süren çatışmanın ardından 7 Ekim 2023’te Hamas’ın İsrail’e saldırması sonucu 1.200 kişi hayatını kaybetti ve 250’den fazla kişi rehin alındı.

İsrail ise buna büyük bir askeri operasyonla yanıt vererek, 15 aylık çatışmalar sonucunda Gazze’deki Sağlık Bakanlığı’na göre, çoğu kadın ve çocuk olmak üzere 47.540 kişiyi kaybetti.

Gazze’de Enerji Yatakları Var Mı?

BBC Arapça’dan Ethar Shalaby, Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı’nın (UNCTAD) verilerine göre, Filistin topraklarında henüz tam olarak değerlendirilememiş gaz ve petrol potansiyelinin bulunduğunu vurguluyor.

2019 tarihli UNCTAD raporunda, bölgede 3 milyar varillik bir rezervin olduğuna inanıldığı ifade ediliyor.

Raporda, “Jeologlar ve doğal kaynaklar üzerine çalışan ekonomistler, İşgal Altındaki Filistin Toprakları’nın önemli petrol ve doğal gaz rezervlerine sahip olduğunu teyit ediyor. Bu rezervlerin bir kısmı Batı Şeria’da, bir kısmı ise Gazze Şeridi açıklarındaki denizin altında bulunuyor” deniliyor.

Doğu Akdeniz’deki Levant Havzası’nda ise 2017 fiyatlarıyla 453 milyar dolarlık doğalgaz ve 71 milyar dolarlık petrol kaynaklarının olduğu belirtiliyor.

Bazı uzmanlar, Trump’ın planının enerji ile ilgili olabileceğini belirtse de, diğerleri Gazze’nin siyasi öneminin, ekonomik öneminden daha büyük olduğunu vurguluyor.

Enerji politikaları üzerine uzmanlaşmış Laury Haytayan, Gazze açıklarındaki petrol ve gaz rezervlerine yönelik bir çıkarım isteğinin 2000’lerden bu yana mevcut olduğunu ve bunun Trump’ın planının bir parçası olabileceğini ancak tek sebep olmadığını ifade ediyor.

Gazzeli ekonomi uzmanı Maher Tabaa ise, Körfez ülkelerinin daha fazla enerji rezervine sahip olduğunu ve dolayısıyla Gazze’nin meselesinin esasen siyasi olduğunu belirtiyor.

ABD’nin eski İsrail özel temsilcisi Dennis Ross, Trump’ın Gazze’ye bir “emlak meselesi” gibi yaklaşma eğiliminde olduğunu ifade ediyor. “Bölgeyi daha önce yoksul kalmış bir alan olarak değerlendirip, kalkındırmayı hedefliyor” diyor.

Kaynak: BBC Türkçe