İMAM GÜNEŞ
Türkiye, ihracat potansiyelini genişleten yeni bir alan olarak geri dönüşümü öne çıkarıyor. Sektör temsilcilerinin bilançosuna göre, Türkiye’nin geri dönüşüm alanındaki üretim kapasitesi 1 milyon 750 bin tona ulaşırken, pazar değeri 2 milyar dolara kadar yükselmiş durumda. Avrupa Birliği’nin (AB) yeni düzenlemesi gereği atık ürünlerin sadece OECD ülkelerine satılacak olması, Türkiye için önemli bir fırsat sunuyor. Bu durum, ham maddeye erişimi kolaylaştırarak geri dönüşüm süreçlerini yüksek katma değerle ihraç etme hedefini de beraberinde getiriyor. Yeni yatırımlarla bu sürecin desteklenmesi bekleniyor.
8-10 Mayıs tarihlerinde düzenlenen RePlast Eurasia Plastik Geri Dönüşüm ve Ham Maddeleri Fuarı’nda, Yeşil Dönüşüm ve Teknoloji Derneği (PAGÇEV) Başkanı Yavuz Eroğlu, AB’nin getirdiği yasanın Türkiye için büyük bir fırsat sunduğuna dikkat çekti.
Hammaddeye Erişim Avantajı
Eroğlu, AB tarafından yürürlüğe girecek atık sevkiyat tüzüğünün geriye dönüştürülen atıkların yalnızca OECD ülkelerine satılması şartını içerdiğini vurguladı. “Bu düzenleme, Mayıs 2026’dan itibaren geçerli olacak. Atık, geri dönüşümün ham maddesidir. Türkiye, her zaman yurt dışından atık ithalatına ihtiyaç duymaktadır. Avrupa’nın Türkiye’ye atık göndermemesi için girişimleri sürerken, aynı zamanda kendi atıklarını da başka ülkelere kaptırmama derdinde. Önceleri yalnızca Türkiye’ye değil, Endonezya ve Malezya gibi ülkeler de Avrupa’nın atıklarını alıyordu ve bu ülkeler bizim en büyük rakiplerimiz arasında bulunuyor. Türkiye, OECD ülkeleri arasında geri dönüşüm kapasitesi açısından en yüksek üç ülkeden biri. Bu durum, Türkiye için muazzam bir fırsat anlamına geliyor.” ifadelerini kullandı.
Merkx: Avrupa’nın Kapasitesi Yok, Türkiye’nin Potansiyeli Var
RePlast Eurasia Danışma Kurulu Başkanı ve Önceki Dönem Avrupa Birliği Plastik Örgütü Derneği Başkanı Bernard Merkx, Türkiye’nin geri dönüşüm sektöründe Avrupa için stratejik bir konumda bulunduğunu ifade etti. Merkx, “Avrupa’nın geri dönüştürülmüş içerik şartlarını sıkılaştıran yeni yasal düzenlemeleri bulunuyor. Türkiye, OECD üyesi bir ülke olarak Avrupa’dan atık akışlarını ithal edip işleyip yeniden Avrupa’ya satma fırsatına sahip. Bu avantajı iyi değerlendirmesi gerekiyor. İngiltere ve Fransa gibi ülkelerde geri dönüşüm üretimi için yeterli kapasite mevcut değil. Bu durum, Türkiye için büyük bir fırsat oluşturuyor.” şeklinde konuştu.
İtalyan filtrasyon sistemi üreticisi Fımıc’in Bölge Satış Müdürü Michele Colombari, Türkiye’de 12 müşteriye toplamda 17 makine kurduklarını belirterek, “Türkiye pazarı gerçekten etkileyici boyutlara ulaştı ve şu ana kadar elde ettiğimiz sonuçlardan memnunuz.” ifadelerini kullandı.
Türk Makinelerine Avrupa’dan Talep
PAGÇEV Başkanı Yavuz Eroğlu, Avrupa’daki 30 ülkenin toplam geri dönüşüm kapasitesinin 13,2 milyon ton olduğunu belirterek, Türkiye’nin bu alandaki durumunu şu sözlerle değerlendirdi: “Bizim kapasitemiz 1 milyon 750 bin ton. Almanya, 2 milyon tonluk kapasitesiyle Avrupa’da lider konumdayken, Türkiye ve İspanya ikinci sırayı paylaşıyor. Türkiye’nin geri dönüşüm imalat hacmi ise 2 milyar dolar düzeyinde. Ayrıca geri dönüşüm makineleri konusunda Türkiye, Avrupa’da önemli bir talep görüyor. Kalite olarak iyi bir konumda olmamızın yanı sıra, rakiplerimize göre daha uygun maliyet sunuyoruz.”
Kaynak: Ekonomim