İç Siyasetteki Gelişmeler Yabancı Yatırımcıları Etkiliyor
İnfo Yatırım Genel Müdürü Tarkan Akgül, iç siyasetteki gerginliğin azalmasının ve ABD tarifelerinin normale dönmesinin, Türk Lirası (TL) varlıkları üzerindeki olumlu etkisini vurguladı. Akgül, “Son zamanlarda döviz tevdiat hesaplarında (DTH) artış yaşandığını da belirtmeliyim. Yabancı yatırımcıleri belirsizlikten uzak durmayı tercih ediyor. Belirsizliğin ortadan kalkması, yabancı sermaye akışını artırabilir” şeklinde konuştu.
Akgül, yüksek volatilite dönemlerinde yatırımcıların karar alma süreçlerinde finansal psikolojinin önemli bir rol oynadığını ifade etti. Yatırımcıların bu dönemlerde daha çok duygusal tepkiler verdiklerini belirtti. Son dönemdeki olayların da yatırımcı davranışlarını kısa vadeli hareketlere yönlendirdiğini ifade ederek, “Siyasi gelişmelerin piyasadaki hızlı değişimlere yol açtığını gözlemledik. Fakat piyasa oturduğunda panik havası da dağılmaya başladı. Yurt dışındaki gelişmelere bağlı olarak volatilitenin bir süre daha yüksek kalacağını öngörsek de zamanla azalması bekleniyor” dedi.
Nisan Enflasyon Beklentisi Yüzde 3,25
Akgül, piyasalardaki karışıklığın devam edeceğini öngörerek, yurt içindeki siyasi olayların döviz kuru üzerindeki dalgalanmalarının ve bayram döneminin nisan enflasyonunu etkileyebileceğini aktardı. Nisan ayı için enflasyon beklentisinin yaklaşık yüzde 3,25 olduğunu dile getirdi. Akgül, “Mart ve nisandaki enflasyon seyrine bakarak, haftaya gerçekleşecek Para Politikası Kurulu (PPK) toplantısında faiz değişikliği beklemiyoruz. Fiyatların dengeye oturması, belirsizliklerin azalması ile gerçekleşecektir” şeklinde konuştu.
Ayrıca, Akgül, ABD ve AB’den gelecek olumlu haberlerin TL varlıkları üzerindeki rahatlatıcı etkisine dikkat çekti. Ancak son dönemde DTH’daki artışın yabancı yatırımcıları uzaklaştırabileceğini belirtirken, “Şu an yüksek faiz oranları nedeniyle yabancı yatırımcılar, borçlanma araçları piyasasına yöneliyor. Belirsizliklerin azalması ve faiz indirimlerinin devam etmesi durumunda hisse piyasalarına geçiş hızlanabilir. Yabancı takas oranı da yüzde 36’lardan yüzde 40’lara doğru ilerleyebilir. Bunun için belirsizliklerin azalmış olması gerekiyor. Kredi derecelendirme kuruluşlarından gelecek raporlar büyük önem taşıyor” diye ekledi.
■ Yatırımda Hisse Payı %45-50 Olmalı
Akgül, volatilitesi yüksek piyasalarda yatırımcıların yükselişlerde fazla cesaretli, düşüşlerde ise panik olmamaları gerektiğine vurgu yaptı. “TL’nin reel değerlenmesinin devam edeceğini düşünüyoruz. Doların, enflasyonun altında artacağına dair beklentilerimiz var. Her düşüş her zaman bir fırsat değildir; ancak gelişmekte olan ülkelerin borsalarında ve şirket hesaplamalarında dikkatli seçimler yapıldığında hisse senetlerinde bir iskonto olduğunu düşünüyoruz. Bu nedenle hisse senedi payının yüzde 45-50 seviyesinde olması gerektiği görüşündeyiz. Her dönemin kendine ait bir hikayesi var ve bu hikayelerden olumlu veya olumsuz etkilenen birçok hisse senedi ve sektör mevcut.”
Kaynak: Ekonomim