Ford yönetimi, 2027 yılı sonuna kadar Köln’deki tesislerinde çalışan 2 bin 900 kişiyi işten çıkarmayı planlıyor. Halihazırda bu tesiste toplam 11 bin 500 kişi istihdam ediliyor. Söz konusu sayı, 2018 yılındaki 20 bin rakamının oldukça altında kalıyor.
Dünyanın önde gelen işçi sendikalarından IG Metall’in Köln Ford şubesindeki işçi temsilcisi David Lüdtke’nin DW’ye verdiği bilgiye göre, mevcut çalışanların 10 binden fazlası, 24 saat süreyle gerçekleştirilen iş bırakma eylemine katıldı.
İş bırakma eylemine katılan mühendis Ahmet Çözmez, DW mikrofonlarına verdiği demeçte, çalışanların kendilerini güvensiz ve kaygılı hissettiklerini ifade etti.
Ford işçilerine geniş destek
Köln’deki Ford fabrikasının 100 yıllık tarihinde gerçekleştirilen bu iş bırakma eylemi, ilk resmî grev olma özelliği taşıyor. Daha önce 1973 te, Türk işçilerin öncülüğündeki “yabani grev” olarak nitelendirilen bir eylem gerçekleşmişti. Ancak bu eylem bir sendika aracılığıyla örgütlenmediği için “resmî grev” kapsamına girmiyor.
Mayıs ayının ortasındaki greve yalnızca Ford çalışanları değil, Almanya’nın çeşitli bölgelerinden IG Metall sendikası üyeleri ve madencilik ile kimya sektörü işçileri de katılım gösterdi. Ayrıca uluslararası dayanışma mesajları da gündeme geldi.
Mühendis Ahmet Çözmez, çalışanların işlerini korumak için kararlı olduğunu ve umutlu olduklarını belirtirken, belirsizliklerin hala devam ettiğini aktarıyor.
Gelecek için karamsar öngörüler
Otomotiv sektörü uzmanları, Ford’un Avrupa’daki geleceği konusunda olumsuz görüşler ileri sürüyor. Bochum Otomotiv Araştırma Merkezi (CAR) Direktörü Ferdinand Dudenhöffer, “Durum kötü, gelecek daha da kötü” ifadesini kullanarak Ford’un binek otomobil segmentinin Avrupa pazarında kârlı çalışmasının zor olduğunu belirtiyor.
Ford’un Avrupa’daki operasyonları uzun süredir zarar gösteriyor. Köln’de üretilen küçük sınıf Ford Fiesta, bir dönem başarılı satışlar gerçekleştirilmesine rağmen 2023’te üretimden kaldırıldı ve elektrikli modellere geçiş yapıldı.
Köln’de hâlâ iki elektrikli model üretiliyor; ancak bu araçların satışları beklentilerin altında kalmış durumda. Yeni elektrikli araç üretimine yaklaşık iki milyar euro yatırım yapılmasına rağmen bu yatırımın henüz bir karşılık bulmadığı ifade ediliyor.
Buna ek olarak, Münih Ludwig Maximilians Üniversitesi’nde inovasyon ekonomisi ve dijital dönüşüm alanında uzman olan Anita Wölfl, Alman otomobil üreticilerinin elektrikli araçlara geçişte geciktiğini vurgularken, Ford’un bu alanda daha büyük zorluklar yaşadığını iletiyor.
Ekonomik kriz otomotiv sektörünü de vurdu
Ford dışında, Volkswagen, Mercedes-Benz ve BMW gibi diğer büyük Alman otomotiv markaları da zor günler geçiriyor. Temel ihtiyaçlarında kısıtlamaya giden tüketiciler, yeni otomobil alımını ertelemekte.
Alman ekonomisinin iki yıl üst üste resesyona girdiğini hatırlatan Wölfl, durumu şu şekilde özetliyor:
“Bu ekonomik durgunluk, otomotiv sektöründe de ciddi bir etki yaratıyor. Tüketiciler satın alma kararlarında temkinli davranıyor.”
Krizin yansımaları global çapta olabilir
Köln’deki Ford krizi, uluslararası düzeyde olumsuz sonuçlara yol açabilir. Ekonomist Wölfl, “Alman otomotiv sektöründeki zayıflamanın hem iç piyasada hem de global ölçekte birçok sektöre yansıyacağına dair endişeler var,” diyor.
Ayrıca, ABD’nin otomobillere ve parçalara uyguladığı yeni gümrük vergileri de sektör üzerinde olumsuz etki yaratıyor. Wölfl, otomotiv sektörünün karmaşık ve küresel bir üretim zinciri ile çalıştığını belirterek, “Bir şirket doğrudan etkilenmese bile, bu tür olumsuz kararlar dolaylı etkiler yaratabilir,” tespitinde bulunuyor.
İstihdam güvenliği ve gelecek için mücadele
İşçi temsilcisi David Lüdtke, “Ford’un zorlu bir süreçten geçtiği doğrudur; ancak IG Metall sendikası, istihdam güvencesini ve Köln’deki fabrikanın geleceğini korumak için mücadele etmeye devam edecektir,” diyor. Belirtilen başarı sağlanamazsa sendika, adil tazminat, geçiş programları ve iflasa karşı koruyucu güçlü bir “güvence ağı” talep ediyor.
Bu taleplerin önemi büyük. Zira Ford, 2006 yılında ABD merkezinin Almanya’daki borçlarına kefil olduğu “patronaj açıklaması” olarak bilinen mutabakatı iptal etti. IG Metall ile işyeri temsilciliğine göre, bu iptalle birlikte 2032’ye kadar güvence altına alınan istihdam anlaşması tehlikeye girmiş durumda.
Grev etkili oldu mu?
Almanya’nın en güçlü sendikalarından IG Metall, şirketin işten çıkarma planlarını protesto etmek amacıyla grev kararı almıştı.
Tüm bu belirsizlikler ışığında, grevin etkili olduğu görülüyor. IG Metall’den Lüdtke, “Henüz kesin bir sonuç elde edemedik; ancak müzakerelerin bizim lehimize ilerlemeye başladığına dair işaretler var,” diyerek dikkatli bir iyimserlik ifade ediyor.
Şu ana kadar bir anlaşma hakkında kesin bilgiler verilmemiş olsa da sendika, Alman Ford yönetimi ile gelecek görüşmelerin çerçevesinde uzlaştıklarını bildiriyor.
IG Metall Köln şubesinin verdiği bilgiye göre, nihai karar, Ford’un ABD merkez yönetimiyle yapılacak istişarelerin ardından belirlenecek. Görüşmelerin devam edip etmeyeceği ya da yeni grevlerin gündeme gelip gelmeyeceği ise ilerleyen süreçte netlik kazanacak.
Kaynak: Ekonomim
