Şişli’nin merkezinde, her biri 37 katlı dört rezidans inşa etmeye çalışan Taş Yapı’nın sahibi Emrullah Turanlı, tutuklu bulunan Ekrem İmamoğlu ve Resul Emrah Şahan hakkında ‘çetecilik’ suçlamasında bulundu. Bu açıklamalarını Ekol TV’de yapılan canlı yayında dile getiren Turanlı, belgelerle destekleyerek kendisinden 100 milyon dolar talep edildiğini iddia etti. Ayrıca Şahan’ı ‘irtikap’ ile suçladı.
Bu iddiaların gerçeği ne? Belgelere dayanarak neler söylenebilir?
Turanlı’nın açıklamalarının ardından halktv.com.tr, bahsedilen belgelere erişti. ‘Rüşvet belgesi’ olarak sunulan belgelerin, belediyenin resmi tutanakları ve mahkemeye sunulmuş olan ceza kararlarını içerdiği ortaya çıktı.
Söz konusu ceza, Turanlı’nın ifade ettiği gibi bir rüşvet talebi mi, yoksa belediyenin yasal olarak gerçekleştirmesi gereken bir işlem sonucu mu? Şimdi belgeleri adım adım inceleyelim.
***
Öncelikle Turanlı’nın belirttiği durumun yalnızca CHP’li belediye ile ilgili bir mesele olmadığını belirtmek gerekir. Şişlililer, Taş Yapı’nın devasa rezidanslarıyla başa çıkmak için neredeyse 10 yıldır mücadele yürütüyor. Mimarlar Odası, Şehir Plancıları Odası ve pek çok gönüllü avukat, duruma karşı dava açtı. Belediyeye karşı açılan dava sayısı 16’ya ulaşmış durumda.
Daha önce yürütmeyi durdurma kararları alınmış, inşaat durdurulmuş ve diğer önlemler uygulanmıştır.
Turanlı ile belediye arasında bir anlaşmazlık bulunmamaktadır. Üstelik İmamoğlu 2019, Şahan ise 2024 yerel seçimlerinde göreve başlamıştır. Taş Yapı’nın projesi ise çeyrek asırı geride bırakmaktadır.
BELEDİYE HAYATİ EKSİKLİKLER TESPİT ETTİ
Şişli Belediyesi, geçtiğimiz yıl projenin inşaatını denetleyerek 26 Nisan 2024 tarihli 003928 sayılı 1 No’lu Yapı Tadil Tutanağı ile eksiklikleri kaydetti. Ardından, Şişli Belediye Encümeni, 9 Mayıs 2024 tarihli 2024/199 sayılı kararıyla Taş Yapı’ya 967 milyon 56 bin 966 lira 67 kuruş idari para cezası uyguladı.
Bu ceza size fazla mı geldi? O zaman mahkeme kararına bir göz atalım.
Turanlı, bu karara itiraz ederek İstanbul 5. İdare Mahkemesi’nde yürütmeyi durdurma ve iptal davası açtı. İtirazının gerekçesi, ihtilafa konu parseller için şirketin ‘iksa ruhsatı’ almış olmasıydı. Turanlı, yetkinin Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nda olduğunu ve ‘iksa ruhsatının’ belediyeye bildirildiğini, dolayısıyla belediyenin yasa dışı olarak ceza kestiğini öne sürdü.
Burada ‘iksa ruhsatı’nın anlamı, temel açma sırasında yer altı suyu geçemeyen ve kuru zeminlerde inşaat alanının güvenliğini sağlamak için kullanılan bir sistemdir. Belediye ise yasal olarak yetkinin kendilerinde olduğunu vurgulayarak, ‘iksa ruhsatı’nın gönderilmediğini belirtti. Belediye gerekiyor eksiklikler nelerdi?
Yapı tadil tutanağındaki belirtilenlerin doğrudan aktaralım:
“İstanbul ili, Şişli ilçesi, Merkez Mahallesi, 10619 ada, 3 parsel sayılı taşınmazda yapılan incelemede kazık çapının 80 cm olması gerekirken 100 cm olarak, etriye aralıklarının 12/10 cm olması gerekirken 10/15 cm olarak imal edildiği…”
BİLİRKİŞİ DE HAKLI BULDU
Mahkeme, konunun teknik olması nedeniyle bilirkişi tayin etti. Bilirkişi inşaat alanında incelemelerde bulundu ve mahkemeye şu görüşü sundu:
“Dava dosyasına sunulan aykırılıklara ilişkin fotoğraflarda etriye aralıklarının 10 cm olması gerekirken 19-20 cm olduğu görüldü. Bu açıdan, etriyelerin kazıkların taşıyıcılık güvenliğini etkileyen unsurlardan biri olduğu için, belediyenin bulgularının teknik açıdan uygun olduğu değerlendirilmektedir.”
Dolayısıyla bilirkişi de belediyeyi teknik konularda haklı buldu.
Turanlı’nın “100 milyon dolar istediler” derken kastettiği ceza tutarının nasıl hesaplandığını da mahkeme kayıtlarından bulabiliriz. Bilirkişi, İmar Kanunu’nun ilgili maddelerine göre cezaların nasıl belirlendiğini detaylı şekilde açıkladı ve nihayetinde cezayı 963 milyon 703 bin 11 lira 60 kuruş olarak hesapladı. Özetle bilirkişi ile belediyenin hesapları arasında yalnızca 3 milyon 353 bin 955 lira 7 kuruş fark mevcuttur.
Mahkeme hangi yönde karar verdi?
Yapıdaki eksiklikler dolayısıyla, 3194 sayılı yasa gereğince imar cezasının verilmesi gerektiği açıktır; ancak cezanın dayanağı olan madde hatalı bulunmuştur. Bu sebeple cezanın yürütmesinin durdurulmasına, yapı tadil tutanağının iptali isteminin reddine oy çokluğuyla karar verilmiştir. Bir üye karara itiraz etmiştir.
Bu durumda, mahkeme kararı belediyenin ceme kesmesinin ve kesilen cezanın tutarının yasal bir gereklilik olduğunu ortaya koymaktadır. Mahkeme, uzun bir teknik açıklama yapmasına rağmen cezanın yürütmesinin durdurulmasının sebepleri arasında cezanın yasa dışı olduğu değil, ortada bir yapı olmadığı için hesaplamanın dayandırıldığı maddenin uygun bulunmadığını vurgulamıştır.
BELEDİYE DOĞRUDAN YETKİLİ
Şimdi Turanlı’nın diğer iddiasına geçelim. Belediyenin bu konuda yetkisi yok mu?
Yine mahkeme kararında açıkça belirtilmiştir:
“Davacı (Turanlı) tarafından, yapı ruhsatının Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na verildiği ve dolayısıyla denetimin de bu bakanlık tarafından yapılması gerektiği, cezanın da buradan verilmesi gerektiği iddia edilmiştir. Ancak 3194 Sayılı yasa, ilgili idare olarak belediyeleri tanımlamakta ve imara aykırı durumların belediyelerce tespit edilip yapı tadil tutanağının tutulacağını hükme bağlamaktadır. Para cezasına dair aynı yasanın 42. maddesinde cezanın belediye encümenince verileceği ifade edilmiştir. Dolayısıyla imara aykırılıklar konusunda birinci derecede yetkili olan beledi ile başvuru yapmaktır.”
5 YILDIR İZİNSİZ KULLANIYOR
Turanlı’nın ‘irtikap’ iddiasının dayanağı olan bir diğer konu da ecrimisil cezasıdır. Bunu da inceleyelim…
Yapılan denetimlerde, Taş Yapı’nın belediyeye ait iki alanı inşaat alanı olarak izinsiz kullandığı tespit edilmiştir. Bu durum 24 Temmuz 2024 tarihinde tutanakla kaydedilmiştir. İzinsiz kullanılan ilk alanın büyüklüğü 6429,13 m2’dir. Taş Yapı’ya bu alanı 24 Temmuz 2019 tarihinden bu yana kullandığı için her yılın rayiç bedeli üzerinden toplam 471 milyon 43 bin 860 lira 34 kuruş ecrimisil bedeli hesaplanmıştır. Diğer bir alan ise 1483,49 m2 olup bu alana ilişkin ecrimisil bedeli 108 milyon 691 bin 44 lira 73 kuruş olarak belirlenmiştir. Turanlı, bu durumu mahkemeye taşımış ve bilirkişi ilk alan için 66 milyon 180 bin 174 lira 44 kuruşa, ikinci alan içinse 18 milyon 47 bin 248 lira 90 kuruşa düşürmüştür.
Olayın tüm yönleriyle değerlendirildiğinde, Sayıştay’ın yıllardır belediyeleri imar konularında yetkilerini kullanmamaları ve ecrimisil bedellerini almamaları nedeniyle eleştirdiği unutulmamalıdır. Kısacası, Şişli Belediyesi, Sayıştay’a göre, Turanlı’nın inşaatını denetlemediği ve kamuya ait olan ecrimisil bedelini almadığı için suç işlemiş olacaktı.
Kaynak: Halk TV