Türkiye’nin önde gelen meyve üretim bölgelerinde meydana gelen ani don olayları, çiftçilerde büyük bir kaygıya neden oldu. Elma, fındık, kiraz, kayısı ve üzüm gibi birçok üründe risklerin arttığı gözlenirken, gece saatlerinde yaşanan eksi 14 dereceye kadar düşen hava sıcaklıkları üretimde ciddi kayıplara yol açtı. Özellikle bazı ürünlerde kaybın yüzde 100 olduğu bildiriliyor ve bu durum, artan fiyatları tetikleyecek gibi görünüyor.
Hava koşullarının normale dönmesiyle hasarın tam boyutu netleşecek.
“TARIMA DAYALI EKONOMİDE ZOR GÜNLER BİZİ BEKLİYOR”
CHP Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, TBMM Genel Kurulu’nda zirai don felaketinden etkilenen çiftçiler için duyduğu endişeleri dile getirdi. Zarar gören kayısılarla birlikte kürsüye çıkan Ağbaba, şu şekilde konuştu:
“Malatya’nın ve bölgenin önemli geçim kaynaklarından biri olan bu ürünlerde büyük kayıplar yaşandı. Sadece çağlalar değil, dalda bulunan meyveler de kurudu. İnsanların gelecek umutlarıyla bakıp büyüttüğü bu ağaçlar, meyve vermeyecek durumda. Maalesef birçok ağaç kesilmek zorunda kalacak. İnsanlar, yaşamları boyunca karşılaştıkları en büyük tarımsal felaketle yüz yüze. Malatya, Maraş ve 11 ilimizdeki depremlerden sonra adeta ikinci bir felaket yaşıyoruz. Depremde kaybedilen canların ardından şimdi de geçim kaynakları yok oluyor. Kayısı ile birlikte kirazlar, bademler ve diğer meyveler de tamamen yok oldu. Bizim gibi tarıma bağlı ekonomilerde önümüzde zor günler var. Bahçeleri ve köyleri görmeden bu felaketin boyutunu anlayamazsınız.”

Türkiye, tarihinin en büyük felaketlerinden biriyle karşı karşıya. Ülkenin genelinde yaşanan don olayı, 36 ili doğrudan etkiledi. Türkiye, tarımda kendi kendine yeterli ülkelerden biriyken artık ithalat yapmadığı ürün kalmadı. Anayasa gereği verilmesi gereken destekler, çiftçilere değil yandaşlara aktarılıyor. Çiftçilerin mazotuna verilmeyen destekler, başka sektörlere yönlendirilirken, 2025 yılı için gereken 615 milyar TL’lik destek bütçesinin yalnızca 135 milyar TL’si veriliyor. Tarıma gereken önemi vermeyenler, geleceği zor görecek.”
“ÇİFTÇİLER İÇİN ACİL TEDBİRLER ALINMALI”
2025 üretim sezonu başlamadan sona erdi. Her ilden çığlıklar yükseliyor, birçok evde dertler yaşanıyor. Memleket adeta bir taziye evi haline geldi. Tarım Bakanlığı’nın, çiftçilerin problemlerine çözüm üretmek için bir an önce harekete geçmesi gerekir. Kayısı ve diğer meyve ağaçlarının nasıl kurtarılacağı ile ilgili ciddi öneriler sunulmalıdır. Bu durum sadece çiftçileri değil, hepimizi etkileyen bir sorun. Tüketiciler, domates, kayısı, elma ve şeftali gibi ürünleri bulmakta zorluk yaşayacak. Malatya’da bu durumun yaklaşık 550 bin kişiyi etkileyeceği düşünülüyor. Depremlerden etkilenmiş bir şehir nasıl ayakta kalacak? Acil tedbirler alınması şart. Çiftçilerin borçları hızla artıyor. Buradan bir kez daha haykırıyoruz; bir çiftçinin evine icra götürülmesi durumunda, iki elimiz yakamızda olur. Cenazelerin olduğu evlere icra gönderilmesi, örflerimize aykırıdır.
TARSİM’e sigorta yaptıran çiftçilerin oranı Malatya’da yüzde 15’i geçmiyor ve primler oldukça yüksek. Bu nedenle TARSİM sigortası olsun olmasın, tüm çiftçilere destek sağlanmalıdır. Sulama birliklerinin su fiyatlarına yaptığı zamların da geri alınması gerekiyor. Bu dönemde elektrik ve su ücretleri istenmemeli, borçlar faizsiz olarak iki yıl ertelenmelidir. Çiftçilere maddi destek sağlanmalı ve kayıpları karşılanmalıdır.
Kaynak: Halk TV